Diyelim ki, ilk defa anne baba oldunuz, bebeğinizle birlikte hastaneden eve döndünüz. Yenidoğan bebeğiniz , annesini emip günün büyük bölümünü uyuyarak geçiriyor. Siz de ne kadar şanslı olduğunuzu, bebeğinizin pek uslu olduğunu düşünüyorsunuz. Acele etmeyin! Sonra birdenbire, 2-3 hafta geçtiğinde sanki o uslu bebek gidip yerine minik bir canavar geliyor. Sevgili bebeğiniz, akşama doğru birden huysuzlanıyor, durmadan ağlamaya başlıyor. Bacaklarını karnına çekiyor, kızarıp bozarıyor, ellerini yumruk yapıyor, sanki canı çok acıyormuş gibi ağlıyor. Üstelik bu durum, haftanın çoğu günü aynı saatlerde tekrarlanıyor. İşte, bebek büyütmenin en zor dönemlerinden biriyle karşı karşıyasınız. Sağlıklı bebeklerde görülen bu tarz nedensiz ağlamalara KOLİK diyoruz. Kolik, bir hastalık değildir ve bebeğe zarar vermez. Bebeklerin yaklaşık % 10′ unda görülen bir tablodur. Dış dünyaya uyum sürecinin bir parçası olarak kabul edilebilir.